“MEB 2023 Eğitim Vizyonu” Üzerine Birkaç Kelam
Bireysel, sosyal, iktisadi, kültürel hayatta yaşanan değişim bireylerin sahip olması gereken yeni beceri ve yeterlilikler ortaya çıkarmaktadır. Bu değişimle birlikte eğitimde yeni anlayışlar, paradigmalar ortaya çıkmakta; insanların daha iyi eğitilebilmesi için yeni stratejiler, yöntemler ve teknikler geliştirilmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı da 23 Ekim 2018 tarihinde, “2023 eğitim vizyonu” belgesiyle önümüzdeki dönemde nasıl bir eğitim anlayışının uygulanacağını; felsefesi, vizyonu ve hayata geçirilecek plan ve projeleriyle birlikte açıkladı. Belgede içerik ve uygulama, okul gelişim modeli, ölçme ve değerlendirme, rehberlik ve psikolojik danışmanlık, özel eğitim, özel yetenek, yabancı dil eğitimi, insan kaynaklarının geliştirilmesi ve yönetimi, öğrenme süreçlerinde dijital içerik ve beceri destekli dönüşüm, erken çocukluk, temel eğitim, ortaöğretim, imam hatip ortaokulları ve liseleri… gibi başlıklar altında hedefler ve yapılacak değişim ortaya konulmuştur. Şunu belirtmek gerekir ki pek çok konuyu içeren “2023 eğitim vizyonu”nun değerlendirilmesi kısa bir yazıda mümkün olmayıp, daha kapsamlı bir şekilde ele alınmalıdır.
Vizyon belgesinin açıklanması birçok açıdan değerlidir. Öncelikle eğitim yaklaşımında ve sisteminde yapılacak değişikliklerin önceden planlanıp açıklanması; yönetici, öğretmen, öğrenci, veli gibi eğitim öğretimin paydaşlarının ileriki sürecin nasıl gelişeceğini öngörebilmeleri ve gerekli hazırlıkları yapabilmeleri açısından başlı başına önemli bir gelişmedir.
Bir eğitim sistemi oluşturulurken ilk olarak eğitim felsefesi ortaya konulmalıdır. Çünkü eğitim felsefesi, eğitim öğretimin tüm ögelerini (hedefler, içerik, öğrenme öğretme süreçleri, değerlendirme) etkilemekte ve bu felsefe çerçevesinde eğitim öğretim süreçleri şekillenmektedir. Bu doğrultuda belgede insanın odak noktasında olduğu bir “eğitim vizyonu felsefesi” ortaya konulmuştur. Temel hedef ise:“21. Yüzyıl Talim ve Terbiye Modelimiz ile 2023 Eğitim Vizyonu’nun temel hedefi, ahlak telakkisine dayalı ve insanı merkeze konumlandıran bir varlık ve bilgi anlayışını yeşertmektir.” şeklinde ifade edilerek; bireylere kazandırılacak varlık ve bilgi anlayışında ahlaki temel ve insanın merkezde oluşu vurgulanmıştır. Aslında eğitim vizyonun tüm bölümlerinde insanın odak noktasında olduğu, hedefler ve yapılacakların bu bağlamda belirlendiği görülmektedir. Bu yaklaşım eğitimin hedeflerine ulaşmasını kolaylaştıracaktır.
Elbette eğitim öğretimde hedef kitle insanlardır. Ancak bugün temel sorun insana bakış ve nasıl bir insan yetiştirileceği ile ilgilidir. Bu noktada öncelikle yapılması gereken “doğru bir insan tasavvuru ve insana hak ettiği değerin verilmesidir.” Çünkü modern dünyanın insana maddi değer odaklı bakışı, insanlığı içinden çıkılması zor problemlerle karşı karşıya getirmiştir. Sadece fiziksel ve zihinsel becerileri gelişmiş bireyler yetiştirmek, insanların ve toplumların problemlerini çözmeye yetmemekte, insanların huzurunu ve mutluluğunu sağlamamaktadır. Vizyon belgesinde bu tek yönlü bakış açısı eleştirilmekte, bunun yerine maddi ve manevi yönüyle insanın bir bütün olarak ele alınmasının gerekliliği üzerinde durulmaktadır. Ayrıca eğitim yaklaşımının özünün milli, ahlaki, kültürel ve manevi değerleri çocukların yaşantılarında inşa etmelerini sağlamak olduğu vurgulanmaktadır. Bu bağlamda eğitim vizyonunda; insanın nasıl tasavvur edildiğinin, yetiştirilecek insanın hangi niteliklere sahip olması gerektiğinin ve bireyin yaşamına dönük değer odaklı bir yaklaşımın ortaya konulması değerlidir.
Eğitim sistemimizdeki problemlerden birisi de başarı ölçütlerinin ne olduğudur. Bu konuyla ilgilide; “Eğitimde başarının yegâne ölçüsü ders notları, sınav sonuçları, zekâ testleri ve mezuniyet sonrası edinilen mesleklerin maaşlarından ibaret olamaz.” denilerek, başarı değerlendirmesinin sadece maddi ölçütler üzerinde yapılamayacağı ifade edilmiştir. Bu temel anlayış ve insana bütüncül bakışın, her şeyin maddi ölçütlerle değerlendirildiği, öğrencilerin sınav başarısı ve eğitim hayatı sonunda sahip olduğu iş üzerinden başarılı veya başarısız olarak sınıflandırıldığı bir dönemde oldukça gerekli ve isabetli olduğu kanaatindeyiz.
Neticede vizyon belgesinde daha pek çok önemli husus ele alınmıştır. Elbette bunlar yapılması hedeflenen değişikliklerin genel çerçevesini ifade etmektedir. İstenilen başarının elde edilebilmesi yapılacakların detaylandırılmasına ve uygulanabilmesine bağlıdır.
06/11/2018